04/12/2016
Bugünkü planımız sadece haftasonları ve tatil günlerinde açık olan yüzen marketlere gitmekti. Bangkok’da 6/7 tane yüzen market olsa da biz gitmek için en popüler olan “Damnoen Saduak” yerine Lonely Planet’da bile bahsi geçmeyen, Okan Okumuş’un “Doğu Asya” kitabında dikkatimi çeken turistik olmayan ve yerel halkın gittiği “Khlong Lat Mayom”u seçtik. Buraya, Skytrain ile Bang Wa son durağına kadar gidip (3. çıkıştan çıkıp), oradan taksi (75 Baht) ile yarım saat kadar bir sürede ulaştık. Şimdi bir ipucu vereyim, taksi şoförleri İngilizce bilmediklerinden, nedense bizim telaffuzumuzu da anlamadıklarından, yanınızda gideceğiniz yerin Tayca yazılışını bulundurmanız işinizi oldukça kolaylaştırır 😉
“Khlong Lat Mayom”Floating Market:
“Khlong Lat Mayom” tam da hayal ettiğim gibi bir yerdi. Bizden başka turist olmayan, lokal halkın alışveriş yaptığı, hemen kanaldaki tekneden meyvenizi alıp yiyebileceğiniz yerel bir pazar. Biz tok olduğumuz için balık yiyemedik ama aklım o kocaman balıklarda, ızgara kalamarlarda kalmadı desem yalan olur. Onun yerine teknelerden papaya, kızartılmış muz alıp pazarı dolaştık uzun uzun. Sesler, kokular, görüntüler arasında kaybolduk. Oturduk bir köşeye; insanları, kanaldan geçen tekneleri seyrettik. Burası gerçek bir Tayland deneyimi dostlar, ben bayıldım. Fiyatlar da, Bangkok merkeze göre çok daha ucuzdu. 1 adet papaya ve biraz muza 20şer Baht verdik. Buranın tadını çıkardıktan sonra, buraya yakın bir başka yüzen market olan “Tailing Chan”e taksiyle (100 Baht) geçtik.
Tailing Chan Floating Market (Haftasonları 08:00 – 17:00) :
Açıkçası, Trip Advisor’daki yorumların aksine ben bu yüzen marketi hiç beğenmedim. “Khlong Lat Mayom”daki o atmosfer kesinlikle yoktu. Baya baya turistik, daha pahalı bir yerdi, oldukça da boştu. Buraya kadar gelmişken bir kanal turu yapalım dedik (60 Baht/kişi). Teknelerle 20 dk gidip, bir tapınakta 20 dk mola verip sonra da geri döndükleri 1 saatlik bir tur. Değer mi, bence değmez. Bir kere giderken hızlı gittikleri için suların sıçramasından etrafı seyretmek zor oluyor, tapınakta bir cacık yok, ama kanal etrafında yaşayan insanları gözlemlemek güzeldi. Kanallar üzerine kurulmuş bu şehre hayran kalmamak mümkün değil..
Tailing Chan’den de 75 numaralı otobüsle (13 Baht/kişi) Khao San’a şehir merkezine döndük, akşam yemeği için kendimizi bir yere attık ve Tayland’da en sevdiğim şey olan “Pad Thai” yedik. “Pad Thai” bence süper bir yemek ! Herşeyden biraz var; biraz karbonhidrat, biraz et, biraz sebze, biraz yumurta, şahane bir şey. Karidesli olan benim favorim. Ne zaman ne yiyeceğime karar veremesem, hep “Pad Thai” yedim 🙂 Yaa şimdi gene canım çekti, “Pad Thai” özledim 😦
Biz yürür gezer bir çift olduğumuzdan çoğu zaman her yere yürüyoruz, seviyoruz bir şehri yürüyerek keşfetmeyi.. Birşeyler içmek için de Khao San’dan Wat Po tapınağına yürüdük ve daha önceden not aldığım, Arun Residence’in en üst katındaki roof bara gittik (www.arunresidence.com). Tam Chaophraya nehrinin kenarındaki bu bardan Wat Po, özellikle de Wat Arun tapınaklarının manzarası muhteşem görünüyor. Normalde tapınakları ışıklandırıyorlar ama Wat Arun tapınağı tadilatta olduğu için ışıksızdı lakin kenardan köşeden ışıl ışıl olan Wat Po tapınağını görünüyordu. Burayı kesinlikle tavsiye ederim, günbatımının da burdan muhteşem görüneceğine eminim.

ışıklandırılan Wat Po tapınağı
Oca 23, 2017 @ 19:47:32
Onerimin ise yaradigini gormek cok guzel, keyifle okudum. Sevgiler.
Okan Okumus
Oca 23, 2017 @ 20:04:15
Keyifle okumanıza çok sevindim 🙂 Sevgiler, Özge