Bangkok – Siem Reap arası otobüsle bir sınır geçiş hikayesi

08/12/2016

Bangkok’dan Siem Reap’e giden çeşitli otobüs kombinasyonları var; genelde sınırda eşyalarınızla inip, sınırı geçip, gideceğiniz bölgeye göre farklı otobüslere ayrılıp devam ettiğiniz şekilde. Biz, Bangkok’dan Siem Reap’e direk otobüs olduğunu duyunca, açıkçası bunu tercih etmek işimize geldi.

Direk otobüs biletleri, Tayland tarafında “Transport Co”, Kamboçya tarafında ise “Nattakan” firması tarafından organize ediliyor ama sanırım ikisi de aynı şirket. Biletler, Bangkok’da Mo Chit otogarında satılıyor ve kredi kartı ile ödeyebiliyorsunuz. Her gün sabah 08:00 ve 09:00’da kalkan iki otobüs var, tek dezavantajı bir bütün günü yolda harcamak.  Eli yüzü düzgün, çok da fena olmayan bir otobüsle kişi başı 750 Baht olan bu seyahate basit bir öğle yemeği ve ikramlar dahil. Avantajı siz sınırı yürüyerek geçerken, eşyalarınız araçta kalıyor ve sınırı geçince otobüs değiştirmiyorsunuz. Bize makul geldi.

dsc_3827-001

Hikayemize dönecek olursak, dün gece Chiang Mai’den kalkan otobüsümüz sabah 06:00 gibi Bangkok Mo Chit otogarına vardı. 9’da kalkacak Siem Reap otobüsümüz için önümüzde 3 saat vardı. Otogardaki 7 Eleven’dan gene hazır birşeyler alarak kahvaltımızı ederken, bir anda TV’dan çalmaya başlayan milli marş ile herkes ayağa kalktık. Biz de ağzımızda lokma, ne oluyoo lan dedik ama ayıp olmasın diye biz de kalktık tabi. Bu sırada TV’da ölen kralle ilgili görüntüler yayınlanmaktaydı. Her gün her yerde sabah 8’de milli marş çalınıyor mu, yoksa o güne özel birşey miydi bilmiyorum.

Tam zamanında kalkan otobüsümüz ile yolculuğumuz başlıyor 🙂 Kamboçya için heyecanlıyız.. Biraz etrafı seyrede seyrede, biraz da uyuyarak geçirdiğimiz yolculuğumuz saat 1 gibi öğle yemeği molası vermek için duruyor, lakin otobüste yiyoruz, öğle yemeğimiz ne mi? Tabiki pilav 🙂 Allah’tan adamlar lezzetli yapıyorlar şu mereti, yoksa sürekli pilav yenmez ki 🙂 Aranyaprathet/Poipet sınırına geldiğimizde saat 2 gibiydi. Otobüsten, sınırın diğer tarafında bir kumarhanenin önünde tekrar buluşmak üzere ayrılıyoruz. Hatta unutmayalım diye, bize üzerinde kumarhanenin ismi yazılan bir kart dağıtılıyor. Tayland tarafında çılgın bir sıra var, yaklaşık 1 saat sıra bekledikten sonra sınırı yürüyerek geçiyoruz ve Kamboçya tarafına geliyoruz. Kamboçya vizesini, sınırda 2 fotoğraf ile birlikte 30 USD’a alabiliyorsunuz lakin bu vatandaşlar çakal oldukları için 100 Baht da ekstradan rüşvet alıyorlar. Böyle saçma bir şekilde bir kağıda elle yazmışlar 100 Baht diye, duvardaki tabelada 30 USD diye yazarken. Ben acayip gıcık olmuş durumdayım. El mi yaman bey mi yaman diyerek, 30 USD uzatıyorum sadece, adam da 100 Baht daha diyor kağıdı göstererek. Bu kağıdın bir hükmü yok, duvarda 30 USD yazıyor diyorum. O zaman adam pasaportumu resmen masaya atıyor. Bana kalsa vermeyecem o 100 Baht’ı, ne yapacak, eninde sonunda vizeyi vermek zorunda. Araya Gökçe girdi, dalaşma adamla, bütün ülke yozlaşmış zaten vs diye diye zorla verdirtiyor bana o rüşveti. Olay paranın miktarı değil, olay göz göre göre rüşvet alıyor olmaları.. Neyse, otobüsü bekletmemek için verdik rüşveti, iyi mi.. Böylelikle Kamboçya’ya pek sıcak olmayan bir giriş yapmış olduk.

Vizeyi aldıktan sonra ileride başka bir ofiste de ülkeye giriş damgasını bastırmayı sakın unutmayın. Biz unuttuk, bize de otobüs muavini hatırlattı sağolsun 🙂

20161208_134932

Tayland sınırı

20161208_150329

Tayland sınırından çıkmış, Kamboçya sınırına yürürken

dsc_3831

dsc_3838

Hayatımda hep trafiğin soldan aktığı bir ülke ile, sağdan aktığı bir ülke sınırında trafik geçişi nasıl oluyor diye merak etmiştim. İşte Tayland – Kamboçya sınırı, buna bir örnek. Soldan akan trafik, bir uyum içerisinde sağa geçiyor ve kaotik bir kavşak görüntüsü ortaya çıkıyor, çok enterasan bir manzara 🙂

Kamboçya’ya girmemizle iki ülke arasındaki uçurum büyüyor. Tozlu, karmaşık, kaotik Kamboçya bana biraz Hindistan’ı anımsatıyor. Yolculuğumuz nihayet 7 gibi Siem Reap otogarında son buluyor ve işte burda Siem Reap’deyiz. Otobüs firması, konaklayacağımız yerlere bırakılmamız için ücretsiz tuk tuk sağlıyor. Hostel’in otogardan bizi almak için önerdiği 5 doları reddettiğimize seviniyoruz. Tabi, firma bunu babasının hayrına yapmıyor, aynı tuk tukçu bu sefer bizi Angkor Wat’a götürmek için anlaşmaya çalışıyor, başarıyor da, uzun bir pazarlık sonucu günlüğü 15 dolara 2 günden anlaşıyoruz. Booking üzerinden bulduğumuz “Panda Guesthouse”da oda başına günlük 10 dolara kalıyoruz. Panda Guesthouse; temiz, merkeze 10 dk yürüme mesafede, düzgün bir yer, hoş bir balkonu var ama nedense odada pencere yok !? Acayip bir sinek durum olduğu için, balkon kapısını da açık bırakıp yatamıyoruz tabi. 3 gün kalınca da penceresiz oda durumu bizi biraz darlıyor.

Günün yorgunluğunu buz gibi bir lokal bira ile atıyoruz ve keyfimiz yerine geliyor.

Özge & Gökçe, Siem Reap’den bildiriyor 😉

dsc_3849

 

2 Yorum (+add yours?)

  1. Ramazan senbani
    Ara 20, 2020 @ 04:45:57

    Cok güzel yazı otel kac para. Ankor vat ulaşım hikayesi ne kadar.

    Cevapla

    • ozgeozbil
      Ara 25, 2020 @ 08:33:38

      Merhaba, biz 2016 yılında 2 kişi günlük 10 dolara kalmıştık bir Guesthouse’da. Angkor Wat ulaşım içinde bir tuk tuk şoförü ile 2 günlük 30 dolara anlaşmıştık. Neler dahil derseniz, bir gün sabah gündoğumu izlemeye, bir gün de günbatımı izlemeye götürmesi da dahil olmak üzere hemen hemen bütün görmeye değer tapınaklara götürmüştü. Sevgiler..

      Cevapla

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Twitter resmi

Twitter hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

%d blogcu bunu beğendi: